Afrin; Kilis ve Hatay arasında Suriye topraklarında kalan yerleşim bölgesi. ABD’nin, bölücü terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı YPG’ye ağır silahlar verip, Afrin bölgesindeki kamplarda eğittiğinin ortaya çıkmıştı. Afrin; Danimarka, Fransa, Norveç, Belçika, Almanya, İngiltere, İsrail, Almanya, Kanada ile Brezilya’dan gelen yabancılarla dolu. Bunların birçoğu paralı savaşçı ve eski asker. Terör yuvasının komutası ise Amerikalılarda. Afrin’de PKK adına ‘terör akademisi’ kurulduğu, birçok ülkeden gelen teröristlerin bu kampta ABD’li askerler tarafından eğitildiği basında yer almıştı.(1) Türkiye, Afrin ile Kobani’nin birleşmesini küresel sermayenin ‘Kürt koridoru’ projesinin en önemli ayağı olarak görüyor.
Türkiye Afrin rahatsızlığını her platformda gündeme taşıyor. Uzun süredir Türk ordusunun Afrin’e askeri harekât planlaması yaptığını bilmeyen yok! Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçleri ile başlatmış olduğu ‘Fırat Kalkanı Operasyonu’ kapsamında Halep’in kuzeyinde 8 bin askerini bulunduran Türkiye, YPG’nin elindeki Afrin kenti yakınlarında Mare, Azez, Tel Cibrin’de askeri üsler kurdu. Buralara asker, silah, araç sevkiyatında bulundu. Obüs bataryaları ile birlikte ağır silahları da yerleştirdi. Hatta Türkiye’nin operasyon yapması beklenen Afrin’de bulunan Rus askerlerinin üsleri boşalttığı bilgisi geçtiğimiz aylarda paylaşılmıştı.
Türkiye’nin bu kararlılığı tarafları çözüm arayışına yöneltti. İki ihtimal var ya savaş ya da ilhak. Rusya’nın Afrin’de askeri üssü mevcut. Bu nedenle sert bir askeri müdahaleden yana olduğu söylenemez. Rusya, Türkiye ve İran’ın, Suriye’nin kuzeyinde, Hatay sınırında yer alan Afrin’de bir ‘özel bölge’ oluşturulması için görüşmeler yapması, savaş haricinde farklı bir planda mutabakat sağlandığının işareti. Bu çözüm sürecinde Afrin’i denetleyen YPG’nin devre dışı kalmaması dediğim gibi farklı bir plan farklı bir mutabakat olduğunu gösteriyor.(2) Ruslar Suriye Kürtlerini tamamen karşılarına almak istemediklerinden Türkiye, İran ve Suriye’yi de ikna ederek bu süreci başlattı. Afrin’deki YPG kuvvetlerine yumuşak güç (soft power) uygulanacak. Bilindiği gibi ‘yumuşak güç/soft power’ üzerinde etki kurma yöntemiyle bir kişi ya da topluluk üzerinde söz sahibi olma, dediğini yaptırma yeteneğidir. Ekonomik, siyasi ya da eylemsel müdahale içermemesi bağlamında kaba kuvvetten ayrılır.
Kuzey Irak referandumundan önce Erbil’den cesaret alan Suriye’nin kuzeyindeki Kürtler, sözde Washington’ı hiçe sayarak, kantonlarında semt, kent ve bölge düzeyinde planlanmış seçimlerin ilk aşamasını hem de Abdullah Öcalan posterlerinin altında gerçekleştirdiler. Abdullah Öcalan’ın Şam’da ikamet ettiği günlerde temelini attığı, Suriye Kürtlerinin siyasi organizasyonu PYD yetkilileri, daha şimdiden Şam’ın bu seçimleri tanımaması durumunda, bunun bir bağımsızlık girişimine yol açabileceğini söylemişlerdi. Ancak Şam seçimleri tanımamayı bırakın, Kürtlere “-siz beni tanıyın ben de sizi tanırım” deyip işin içinden çıkma yoluna gitti. Konuyla ilgili Rojava Yönetimi üst düzey yetkilisi Rezan Hedo, Şam Yönetimi ile müzakerelerin çok iyi bir şekilde ilerlediğini söylüyor ve diyor ki; “Ben, federalizm yönünde değil, siyasi merkeziyetçilikten uzaklaşma yönünde ilerlediğimizi düşünüyorum. Biz başlangıçta Rojava’da fiili özerkliği olan bölgelere sahiptik, daha sonra ise Kuzey Suriye’ye; ancak şu an bölgelerin taksimi söz konusu. Krizden önce Afrin’in il yapılmasını öngören bir tasarı vardı. Halep ili üç bölgeye ayrılıyor. Muhtemelen Nubbul ve Zehra merkezli olacak. Çalışmamız adım adım ilerliyor, çok iyi gelişmeler sağlandı” (3)
Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim’in, ‘özerkliği müzakere edebileceklerini’ söylemesine ne demeli? Muallim, “IŞİD’i ortadan kaldırdıktan sonra Kürt evlatlarımızla gelecek için bir formül üzerinde uzlaşabiliriz” diyor. Bunu söylerken hariçten gazel okumuyor. Daha önce belirttiğim gibi Rusya, İran Suriye ve Türkiye’nin ve hatta ABD’nin kara gücü YPG’nin ortak kararı olarak açıklıyor. Suriyeli Kürtler, ülkede DEAŞ sonrası dönemde kantonlara ayrılmış özerk bir yönetim istiyor. Muallim’de Suriyeli Kürtlerin, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nden (IKBY) farklı olarak sadece özerklik talep ettiklerini belirtiyor. Buraya kadar şimdilik no problem! Kürtler Suriye’nin kuzeyindeki geçen hafta yerel seçim düzenlemişti.(4) Savaş çığırtkanlarının hoşuna gitmeyecek ama ben yine de sizlerle paylaşayım, Türkiye Kuzey Irak’a, Erbil yönetimine karşı askeri müdahalede bulunmayacak, Bağdat Erbil’e saldırmayacak, Tahran Erbil’i bombalamayacak ve Türkiye, eğer YPG anlaşma şartlarına uyarsa Afrin’e dokunmayacak. PYD/YPG; Türkiye’nin atayacağı kayyumun kontrolünde Afrin’i Astana kriterlerine göre idare edecek. Bu ne demek biliyor musunuz? ABD’nin öncülüğünde burnumuzun dibine çöreklenen küresel sermayenin iki yüzyıllık planını Suriyeli Kürtler bozacak! Birde yanisi var; kaşla göz arasında PYD/YPG muhatap mı oldu ne?
Bakınız:
1- http://www.posta.com.tr/afrin-de-yeni-goruntuler-ortaya-cikti-iste-amerika-nin-silah-egitimi-haberi-1256071
2- https://tr.sputniknews.com/ortadogu/201709271030324769-rusya-turkiye-iran-afrin-gorusme-yurutuyor/
3- http://tr.zer.news/2017/09/suriye-de-rojava-icin-tarihi-gelisme-sam-ozerklik-kabul.html
4- https://www.cnnturk.com/dunya/suriye-kurtlerle-ozerkligi-muzakere-edebiliriz
Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39
