Büyük savaş öncesi sessizlik…
Türkiye Esad’ın devrilmesi üzerine üzerine oturttuğu Ortadoğu stratejisi çok derin yara aldı evdeki hesap çarşıya uymadı bir türlü. Sürekli planlar revize ediliyor çıkar bir yol aranıyor neden böyle oldu sorusunu kimse sormuyor tamam kervan yolda düzülür diye bir atasözümüz var ama bu ulusların gelecek stratejileri için geçerli değil. Bir sorunu çözmek için en ideal yol sorunun temeline inmektir.
Türkiye bataklığı kurutmak yerine bataklığı ilaçlayarak kurtulabileceğini düşündü ama biraz zaman geçti ilaçlayarak bu durumu düzelmeyeceğini artık anlaması lazım. Yeni durum için yeni düzenleme şart. Öncelikle Türkiye savunma pozisyonundan saldırı pozisyonuna geçmeli en iyi savunma saldırıdır. Ortadoğu’nun kaderidir yüzyıllardır kan gölü olması uzun bir süre daha böyle devam edecek gibi gözüküyor .Bu durum karşısında Türkiye nasıl bir tavır takınmalı .
Eğer bir çatışma kaçınılmazsa durumun dengelenmesi gerekir Rusya askeri açıdan dünyanın en büyük ikinci gücü olabilir bizim bu güçle başa çıkmamız imkansız gibi gözükebilir ama sanıldığı kadar her şey aleyhimize değil Ortadoğu’da özellikle Suriye’de bir fili cam eşya satan bir dükkana sokup hiç bir şey kırıp dökmeden çıkarmaya çalışmak biraz ütopyaya kaçıyor Rusya Suriye’iyice yerleşti yerleşmesine ama Çeçenlerin onlara neler yaşattığını hepimiz biliyoruz Afganistan’daki ağır yenilgilerini ABD’nin Vietnam’da nasıl diz çöktüğünü tarih kaydetti.
Yüksek teknolojili uçaklar ve helikopterler füzeler mutlak hava üstünlüğünün teminatıdır ama karşısında düzenli bir birlik veya açık bir hedef olduğunda. Küçük militer yapılar için ciddi bir tehdit oluşturmazlar 8-10 kişilik bir ekibe balistik füze atamazsın ama bir kişinin 15 kg bir stinger füzesini omzundan ateşleyerek senin 25 milyon dolarlık uçağını düşürebilir. Uzun yıllar tek savunma sistemi yerden havaya açılan uçaksavar ateşiydi. Ancak uçaksavarların etkisi yüksek irtifada çok aza iniyordu. Vietnam Savaşı ile birlikte Sovyetler Birliği’nin geliştirdiği SAM yani yerden havaya atılan füzeler uçaklara karşı çok etkili olmuştu. Afganistan Savaşı’nda ise tek bir kişinin taşıdığı ve omuzdan atılan füzeler savaşın kaderini belirleyecekti ve belirledi.
Bu füzeler yüksek teknoloji ürünüdür tüm sırrı radarının algoritmasıdır bundan dolayı bu füzelere at unut denir günümüz uçakları jet motoru (turbojet veya turbofan) veya jet-pervane motoru (turboprop) kullanıyorlar. Bu motorlar egzostlarından çok yüksek ısıda egzost gazı çıkarırlar. Isı güdümlü füzeler bu temel üzerine geliştirildi. Bu füzelerin ucunda bir mercek ve optik okuyucu bulunuyor. Optik okuyucu füzeyi yönlendiren bilgisayara bağlı. Jet uçağı önde giden düşman uçağını kendi radarında yakalar ve radar uygun atış durumunu belirleyebilmek için hedefe kilitlenir bu genelde pilotun bulunduğu bölümdür.
Uygun menzile ve açıya gelince füze fırlatılır. Bu andan itibaren mercek ve optik okuyucu vasıtasıyla sıcak egzosu yakalayarak uçağın egzos kısmına yönelir. Savaş uçakları arkalarındaki uçakların radar kilitlenmelerini algılar ve bu durumda ani manevralarla yön değiştirirler.
Atılan radar güdümlü ise “chaff” olarak adlandırılan sistem devreye girer. Füze şaşırtılır. Radar başlıklı füzelerin ateşlenmesi uçağın radarına bağlıdır. Yarı aktif füzeler belli bir mesafeye kadar uçağın radarına bağlı kalır ve uçağı radarı tarafından hedefe yönlendirilir. buna en iyi örnek FIM-92 Stinger alçak irtifadaki düşman uçak ve helikopterlerine karşı kullanılan, bir kişi tarafından taşınabilen, omuzdan ateşlenen, hedeften yayılan kızılötesi ve mor ötesi ışınlarla yönelen, pasif güdümlü ateşle-unut tipi hava savunma füze sistemi. Tek personel tarafından MANPADS (Omuzdan atılarak) kullanılması, yüksek isabet ve tahrip özelliği gibi sebeplerle kara birliklerinin hava savunmasında önemli bir yere sahiptir. Atılgan, Avenger ve Zıpkın örneklerinde olduğu gibi kaideye monte batarya sistemleri oluşturulabilir. Füze 1,52 metre boyunda 70 mm çapında 10,1 kg ağırlığındadır, (kanister başlık dahil) 15,2 kg ağırlığındadır. Menzili 1-4,8 kilometredir.
Türkiye Suriye de bir Vietnam bir Afganistan yaratmalı Ortadogu’daki hiç bir ordu Türk ordusu kadar aktif ve operasyonel değildir bu düşük yoğunluklu çatışma tüm stratejik ortakları buradan kaçıracaktır kimse bu bataklıkta boğulmak istemeyecektir .
Durum aslında Suriye’den ibaret değil bunlar çok büyük ve kanlı bir savaşın provası şu anda rastlantı gibi gözüken aslında hiç birşey raslantı değil Türkiye politikası hariç Rusya 2015 yılın ocak ayından itibaren Norveç hava sahasını ihlal ettiği biliniyor. Norveçli yetkililer, şubat ayında, iki TU-95, iki II-78 tanker uçağı ve iki MiG-31’nin yer aldığı altı Rus uçağından oluşan grubun, 28 Ocak’ta Norveç hava sahasında tespit edildiğini açıkladı.
Şubat ayında da Rusya’ya ait TU-95 tipi bombardıman uçaklarının Manş üzerinde seyrettiği belirlendi. İngiliz yetkililer, ihlali, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in “kasıtlı provokatif önlemlerinden” biri olarak nitelendirdi.
Rusya Baltık denizinde Natoyu sürekli test ediyor bu, Soğuk Savaş’ta genel bir uygulamaydı fakat Sovyetler Birliği’nin yıkılmasının ardından durdu. Putin bu eylemi tekrar aktif hale getirdi Putin’in İngiliz hava savunmasını test etmek ve Rusya’nın varlığını hatırlatmak istediğidir
Rusya’nın ‘provokasyon’ taktiği, SSCB pratiklerinden geliyor. Eğer Rusya provokasyonu sonucunda bir reaksiyon elde etmeyi başarırsa dünyaya, özellikle de Rus kamuoyuna kendini bir ‘saldırının kurbanı’ olarak sunabiliyor. NATO bunu anlıyor. Ancak İttifak olayı soğutma amacıyla diplomatik yanıt veriyor. Rusya bunu bir zayıflık olarak okuyabilir, bu durumda daha fazla eylemlerde bulunma konusunda istekli olacaktır. Şu an Rusya’nın sürekli olarak NATO’nun hava kapasitesini test ettiği Baltık bölgesinde yaşanan senaryo bu. Bu durum Türkiye-Suriye sınırında Rus uçagının düşürülmesiyle fiziksel bir aktiteye dönüştü ve Rusya ilk tepkiyi aldı.
Peki bu noktaya basıl gelindi?
Ukrayna’daki Turuncu devrim Rusya’yı uyandırdı meşhur kızıl meydanda Topol-M ve İskender füzelerini geçit törenlerde boy göstermeye başladılar bir iki tanede Kamkaçya adasında fırlatma gerçekleştirmiştir mesaj nettir sizin küreciğe koyduğunuz radarınız beni durduramaz Rusya Ukrayna’daki hamlenizi görüyorum diyor ve Kafkaslar’da büyük oyun yeniden başlıyor sessiz sedasız .Rusya gelecek tepkileri görmek istiyor ve bunu abartarak devam ettiriyor .Burada etik bir durum oluşuyor oda Rusya’nın gaz, petrol, elektrik, silah ve diğer ticari emtialarını nakledebilmek için Ukrayna’yı silip süpürmesine izin mi verecek? Dünya bir ülkenin büyük bir kısmının bariz bir şekilde çalınmasına karşı ayağa kalkmayarak, dizleri üzerine mi çökecek?
Rusya cevabını aldı Ukrayna konusunda dünya dizlerinin üzerine çöktü Nato dahil. Artık bu saatten sonrası arsız hamlelerin devamı olacaktır.
Ukrayna’nın en büyük önemi, AB, ABD, NATO ve hatta Çin, Hindistan ve çok uzakta olan başka ülkeler için büyük bir test olmasıdır. Eğer dünya geri çekilirse ve çok az şey yaparsa, bu başka ülkelerin topraklarını ilhak etmek isteyen ülkeler için ne manaya gelir? Burada Nato ne yapıyor 2015 yılında Chicago’da gerçekleştirilen toplantıda,Düşman ilan edilen ülkelere coğrafik açıdan yakın olan NATO üyesi ülkelere . “Avrupa’yı koruma” adı altında özel görevler verildi, yeni üsler inşaa edilip füze savunma kalkanları yerleştirildi, misyonlar biçildi. İran’dan geleceği ileri sürülen tehdide karşı kurulacak füze savunma sistemi, son karara göre 30’a yakın ülkeye yerleştirilecek. Bunların başında Türkiye geliyor. Kürecik’e yerleştirilmeye başlanan erken uyarı sistemi, NATO’nun büyük savaş planında önemli bir yere sahip olacak. Akdeniz’de konuşlandırılan ABD savaş gemisine bağlı işleyecek Kürecik’teki füze savunma kalkanı, Almanya’nın Ramstein kentindeki ABD üssünden idare edilecek.
Büyük savaşın ikinci hazırlık aşaması 2016-2017 yılları arasında devreye konulacak. Bu yıllar arasında Alman Patriot raketleri, ABD savunma sistemi aracılığıyla ve Hollanda firkateyni yardımıyla Romanya’ya yerleştirilecek.
Üçüncü aşamada ise, 2018’de ABD füze savunma sistemi Polonya’ya yerleştirilecek ve 2020 yılına kadar bütün sistemin uyumlu halde çalışması amaçlanıyor.
Daha önce Lizbon’da yapılan NATO Zirvesi’nde ele alınan ve Chicago Zirvesi’nde detaylı bir şekilde ele alınarak kararlaştırılan savunma sistemi açıktır ki, savunmadan çok saldırıyı amaçlıyor.
Bunun karşılığında Rusya Suriye,Irak gibi kendine operasyon alanı yaratabileceği üs bölgeleri inşaa etmek için çoktan kolları sıvadı.İngiltere kıyılarında Tu-160 görüldü neden bu uçaklar görülmesi bu kadar önem arz ediyor çünkü bu uçaklar nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip ağır bombar duman uçakları ki bunlar NATO’da Blackjack kod adıyla bilinen Tupolov Tu-160 Sovyetler Birliği tarafından imal edilen en son stratejik ağır bombardıman uçağı süpersonik ve değişken geometrik yapıya sahip. Amerikan B-1 Lancer’e benzeyen Tu-160’lar ondan daha hızlı, daha büyük taşıma kapasitesine sahip. Rusya’nın şu an itibari ile 16 adet stratejik Tu-160 bombardıman uçağı bulunuyor.
Tu-95MS Bear-H stratejik nükleer bombardıman uçakları ile hem İngiltere’ye hemde Nato’ya hem Avrupa’ya net bir mesaj verildi isteğiniz hava savunmasını kurun sizin savunmanız bizim Topol-M, Satan, Bluva ,gibi tahrip gücü çok yüksek füzelerle savunma sistemlerini rahatlıkla aşabileceğini Tu-160’larla burnunuzun dibindeyim deyip göz dağı verirken istibahrat üstünlüğünü eline aldığını gösterdi.Bu dördüncü ve son dünya savaşının aslında küçük bir provasıydı bir diğer tarafta uyuyan diğer dev ise Çin önüne ne gelirse öğütecek kadar aç bu olanların karşılığında 2016 ortaları gibi bu iki dev askeri savunma enteğrasyonu sağlarsa ki muhtemelen sağlayacaklar Abd ve Nato’yu uykusuz gecelere Kızıl Ekim seneryolarına geri dönecekler ama ne olursa olsun bu yolun dönüşü yok er yada geç bir yerde bir birlerinin ayağına basacaklar .Tüm bunlar olurken Türkiye seçim ve iç siyasetle meşgul ve bir çok şeyi kaçırıyor Ulusal strateji iç siyaset malzemesi olarak kullanılıyor.
Türkiye yakın bir zamanda arada kalacak yani filler tepişirken çimenler ezilecek onun içindir ki Türkiye elini çabuk tutup kendine bağlı savunma sistemini hemen hayata geçirmeye mecburdur çünkü Avrupa’ya konuşlandırılmış füze bataryaları Türkiyeye hedef alan bir füzeyi vurma kapasitesine sahip değiller Kürecik’deki radar ilk haberci onlar için ve bizden daha çok Nato ve İsrail korumak için kuruldu.Nato bu füze savunma sistemiyle asıl olarak havadan saldırı ve bombalamayla ülkeler çökertilmeye çalışılırken, buna karadan da desteğin verilmesi yeni savaş konseptine ekledi. Libya’da Kaddafi’nin devrilmesine karşı sürdürülen havadan saldırı sırasında karadan istihbaratın eksikliği ortaya çıkardığına dikkat çeken NATO liderleri bunun için Kara Uyarı Sistemi’nin (Alliance Ground Surveillance-AGS) 2016’ya kadar 13 ülkenin ortak çalışmasıyla yürürlüğe konulmasını karara bağladılar. Böylece, Rusya ve İran’a karşı karadan istihbarat elde etmek için girişimler başlatılacak.
Burada asıl hedef Rusya nedenmi?
Hem enerji hem silah gücü olarak çok büyük bir lokma tek seferde hazmetmesi nerdeyse imkansız bu devasa güce ilk saldırı Ukrayna üzerinden ekonomik anlamda olduki sessiz sedasız Rusya’nın kılcal damarlarına kadar girdiler derin dehlizlerinde at oynatıp bu devi elindeki bu konveksionel askeri gücü kullanamadan diz çöktürmek ti amaç yalnız hesapların şaştığı bir nokta var Rusya’yı Putin gibi anında çok agresif hareket edebilen biri yönetiyor Puti’nin mesajı aslında kısa ve net ben bitersem sizde bitersiniz diyor .Bunu en net Abd görüyor kendisi olaylara müdahil olmadan sahada piyonlar kullanıyor .
Oyun sahası olarak Suriye seçildi çünkü Rusya’nın Ortadoguda’ki son kalesi Rusya için Suriye stratejik öneme sahip SA-11 S-400 gibi kısa ve orta menzilli hava savunma sistemlerini buraya yerleştirdi bu sistemler Ordadoğunun en güçlü hava savunma sistemidir Akdenizden gemilerden fırlatılacak Tomahawk ve balistik füzeleri ve uçakları panayırdaki ördekler gibi avlayacaktır Suriye bir türlü düşmüyor çünkü Rusya düşmesini istemiyor. Abd bunu çok iyi bildiği için ateşi sürekli köz halinde tutuyor ki elinde koz olsun.
Rusya İran’a sürekli silah teknolojisi transfer ediyor İran kendi yapmış gibi gözükse de çekirdek teknolojisi Rusya’dan geliyor İran’a bunu hayrına yapmıyor arka kapıyı İran’a kontrol ettiriyor.Hazar denizinden gelecek olan teklikenin farkında Abd bir kaç kez test etmişti burayı.
Hazar’dan gelecek olan saldırıda Rusya’ya ulaşmadan İran üzerinde durdurulması için bu destek.
Abd ve Avrupa’nın asıl hedefi Rusya’dır ama şu an için Rusya’nın düşmanlıgıni kaldırabilecek durumda değiller onun için düşman tanımlaması İran olarak lanse ediliyor .İran için yıllardır potansiyel tehdit hazırda bekletiliyor İsrail ilk fırsatta vurmak için can atıyor yalnız vuramaz İran’ı vurursa Rusya ve bazı Arab ülkeleri başına bela olacaktır bunu çok iyi biliyor Türkiye bu denklemin tamda merkezi yüzünü nereye dönse orası ağır basıyor kimse Türkiyeyi kaybetmek istemiyor ama yanında’da istemiyor .
Türkiye kendi yolunu çizmek zorunda Atilla’nın dediği gibi sınırlarınızda sorun varsa genişletin.
Kemal Beşik
