KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. HDP’Lİ VEKİLLERİN TUTUKLANMASI VE DİYARBAKIR SALDIRISI

HDP’Lİ VEKİLLERİN TUTUKLANMASI VE DİYARBAKIR SALDIRISI

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 6 dk okuma süresi
319 0

İlk öncelikle bilinmelidir ki bazı ülkelerde terör örgütleri siyasi amaçlarına ulaşabilmek için siyasi parti adı altında oluşumlara gitmektedir. Bu çerçevede PKK terör örgütü ise siyasi amaçlarını gerçekleştirebilmek için Türkiye’de bir siyasi parti kurulmasını desteklemiştir. Neticesinde ise 1990’lı yıllardan beri bir çok PKK ile bağı olan çeşitli partiler kurulmuştur. Bu partilerin önemli bir kısmı yargı kararıyla kapatılmıştır. Bu partilerin parti programlarından yargı kararlarına, terörist başı Abdullah Öcalan’ın ifadelerinden çeşitli yerel temaslara kadar PKK ile bağı açıkça kanıtlanmaktadır. HDP ise bunun son örneklerinden biridir. Bir çok HDP’li vekilin PKK’yı açıkça öven ve bunlarla olan bağlantılarını dile getirmeleri en önemli kaynaklardan biridir. Terörle mücadele kapsamında tutuklanan veya gözaltına HDP’li vekillere yöneltilen suçlamaların büyük bir kısmında doğruluk payı var ve yerinde bir karardır.

Diyarbakır’daki terör saldırısına gelecek olursak burada iki nokta var. İlki bilindiği üzere PKK, çözüm sürecinde Türkiye’ye 120 tona yakın patlayıcı soktu. Bunun bir kısmı yakalandı, bir kısmı ise saldırılarda kullanıldı. Yakalanmayan kısmı ise saldırıya hazır bekletiliyor. Bu noktada HDP’li vekillerin gözaltına alınmasına karşılık saldırının yapılmış olma ihtimali bulunmaktadır. Bunun sayesinde ayrıca etnik bir çatışmanın fitili de ateşlenmek istemiş olma ihtimali yüksektir. İkinci nokta ise önceden planlanmış bir saldırının gözaltılarla aynı döneme denk gelmiş olma ihtimalidir. Çünkü PKK’dan gelen bilgilere göre terör örgütü aşırı derece yıpranmış ve önemli derecede güç kaybetmektedir. Bu saldırının militanlara moral vermek için düzenlendiği söylenebilir. Üçüncü bir ihtimalden daha bahsetmek mümkündür. Bilindiği gibi Türkiye PKK’nın yanı sıra FETÖ terör örgütüne karşı da mücadele etmektedir. Bu mücadele sürecinde HDP’nin vekillerin göz altına alınacağı bilgisi kripto FETÖ’cüler tarafından dışarıya sızdırılmış ve bunun neticesinde saldırının yapılmış olma ihtimali de bulunmaktadır.

PKK’nın Saldırıdaki Amacı

PKK’nın yıllardır bu ülkede bir etnik savaş çıkarmaya çalışıyor. Bunu yıllardır başaramadı. Ancak çözüm sürecinde topladığı sempati ve aldığı destekle bunu gerçekleştirme amacına bir adım daha yaklaştığını düşünüyor. Devletin PKK terör örgütüne karşı verdiği mücadeleye karşı HDP ve taraftarları “Devlet Kürtleri yok edecek” propagandası yapıyor. Terörün bu noktadaki amacı; siyasetçilerin içeri alınmasıyla kendi taraftarlarını, Diyarbakır’daki saldırı ile de Türkleri ayaklandırmaya çalıştığını söyleyebiliriz. Örnek olarak HDP’li vekillerin gözaltına alınmasıyla yaşanan olaylar bunun bir kanıtı olarak görülebilir. Kısaca Türkiye’yi bir etnik savaşa sürüklemeye çalışan PKK, HDP’li vekillerin gözaltına alındığı ve tutuklandığı bir dönemde etnik bir sorun yaratmak için saldırılarına devam edecektir.

Dış Faktörler

Türkiye belirli bir dönemden beri Batı dünyasından uzak politikalar izliyor. Buna karşın Batı, Türkiye’ye yön vermeye çalışıyor. Örneğin ABD’den yapılan resmi/ gayrı resmi açıklamalar, AB’nin söyledikleri veya Türkiye’de patlatılan bombalar bu amacı taşıyor. Örnek olarak Türkiye, PKK’yı vurduğu bir dönemde Gaziantep’teki IŞİD saldırısıyla sarsıldı. Neden, IŞİD böyle bir dönemde Türkiye’ye saldırsın? Çünkü bu saldırıyı planlayan Batı, Türkiye’ye “Sizin düşmanınız IŞİD’tir, PKK/PYD değil! PKK/PYD’yi vurmayın!” mesajı vermeye çalışıyordu. Ancak Türkiye bu oyuna gelmedi. Şimdi Ortadoğu bir cehennem ve Batı, arası bozuk olan Türkiye’yi bölgede istemiyor. Ayrıca Türkiye’ye Menbiç konusunda bir tavır ortaya koyuyor. Bu nedenle Türkiye’de artan bir terör faaliyeti söz konusu. Bu terör faaliyetleri Türkiye’nin hem iç hem de dış politikalarını etkileme amacı taşıyor. ABD’nin ise Diyarbakır saldırısı öncesi Adana’daki personelini uyarması gayet anlaşılır bir durumdur. Çünkü ABD, PKK/PYD ve peşmerge ile açık açık görüşüyor ve destekliyor. Bu nedenle ABD’nin saldırıyı önceden bilmesi gayet normal. PKK, bir zamanlar ASALA terör örgütünün düştüğü hataya düşmek ve uluslararası sempatisini kaybetmek istemiyor. Unutulmamalıdır ki ABD ve AB yıllarca ASALA’yı destekledi ancak ASALA bu ülkelerin vatandaşlarına zarar vermeye başlayınca destekler kesildi. PKK’da şimdi Batı’dan aldığı desteği kaybetmemek için bütün saldırılarını AB ve ABD’ye rapor ediyordur. Ayrıca Türkiye’de çıkacak olan bir etnik çatışma böyle bir dönemde Batı’nın isteyeceği en güzel olaydır. Çünkü kendi sorunlarıyla ilgilenen bir Türkiye, Ortadoğu’da etkisini kaybedeceği için Batı, Ortadoğu’yu istediği gibi şekillendirebilecek. Ayrıca etnik çatışma AB-ABD’nin “Kürdistan” politikasına büyük bir katkı sunacaktır.

Amerika Araştırmaları ve Terör Uzmanı Emrah Kaya/ Kafkassam

Facebook- Twitter: @emrhky0407

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir