KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Kuzey Irak Kürtlerini kim sattı ?

Kuzey Irak Kürtlerini kim sattı ?

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 6 dk okuma süresi
318 0

Yıllar önce Musul’u IŞİD güçlerine terk eden Irak ordusu görüntüsü ile Kerkük’ü Irak ordusuna bırakan peşmergenin görüntüleri ne kadar da birbirine benziyor. İngiltere Başbakanlarından Churchill 1926’da Avam Kamarası konuşmasında, “Bir damla petrol bir damla kandan daha kıymetlidir” diyordu. Irak petrollerinin hatırına bölge ülkelerinin itirazlarına rağmen Kürt kartına oynayan küresel güçler, kendi inşa ettikleri kukla yönetimin hezimetine tanıklık ettiler.

Amerika’dan tutunda Almanya’ya kadar Barzani’nin ve Talabani’nin milis güçlerini düzenli orduya dönüştürmek için eğitim veren askeri uzmanlar, Kerkük bozgununun nedenlerini düşünmeden edemiyordur. Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin referandum kararının yol açtığı kaos, Türk yönetimince çok önceden öngörülmüş, Barzani başta olmak üzere diğer yetkililer uyarılmıştı. İsrail’in ve Avrupa ülkelerinin desteğini önemseyen Barzani, Ankara’nın uyarılarını kulak ardı etmişti. Sonuç ortada, Dimyata pirince gidenler dönüp arkalarına baktıklarında evdeki bulgurdan da olduklarını müşahede ettiler.

Hatırlıyorsanız Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı ve Mesut Barzani’nin yakın dostu İlnur Çevik, Irak’ta yeni bir iç savaşın çıkabileceğini, Heşdi Şabi güçlerinin Kürtlere saldıracağını düşündüklerini gündeme getirmiş, İran’ında Bölgesel Yönetimine saldırma ihtimalinden endişeli olduklarını söylemiş, “Kürdistan henüz birlik üzerine dayalı bir idare oluşturmuş değil. Süleymaniye bir yoldan, Erbil ve Duhok başka bir yoldan yürüyor. Bu bölgenin gerçeğidir” açıklamasında bulunmuştu.(1) Bu değerlendirmesinde ne kadar isabetli olduğu bugünkü tabloya bakılınca daha net görülüyor.

Barzani imparatorluğunda bozguna giden yolun rotasını kim çizdi? Öncelikle referandum öncesinde danışman kadrosunda istihdam ettiği ABDli isimlerin katkısı olduğu bir gerçek. Amerikalıların Erbil’de nüfuz etmedikleri hiçbir kurum yok ki? Washington, Barzani’nin Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) ile uzun bir ilişkiye sahip. ABD; Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi askeri ve mali yardımla destekliyor ve Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi peşmergelerini Irak’taki IŞİD ile savaşta hücum kıtaları olarak kullanıyordu. Yine de, aynı ABD Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin bağımsızlık girişimini, dünyanın başlıca petrol ihracatçısı bölgesi üzerinde kontrolsüz ABD egemenliği kurma yönelimine karşı olarak görüyordu.
Amerikalı uzmanlara göre Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin bağımsız bir devlet kurması, Trump’ın İran’a karşı yönlendirmek istediği Suudi önderliğindeki bir Arap ittifakının oluşmasını zorlaştırmakla kalmayacak, aynı zamanda, ABD’yi ve müttefiklerini, Irak’ın parçalanması üzerinden etnik ve dinsel bir savaşa da sürükleyebilecek potansiyel olarak değerlendirildi. Washington, İran ile askeri-stratejik çatışmasını önümüzdeki günlerde çarpıcı biçimde tırmandırabileceğinin sinyalini verdi. Trump yönetimi, bu düşünceyle, bölgesel müttefiklerine Kürt referandumuna karşı sert bir tavır almaları yönünde baskı yaptı. Rusya, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi altyapısını inşa eden Türkiye ile birlikte, Kürt özerk yönetimindeki başlıca yatırımcılardan biri. Bu ayrıntının ne kadar önemli olduğu ileriki günlerde karşımıza çıkacak.(2)
Amerikalı danışmanlar, Kuzey Irak’ta cirit aran askeri uzmanlar ve CIA Ajanlarına bel bağlayan Erbil yönetimini ABD başkanı Trump tarafsızlık açıklamasıyla dımdızlak ortada bırakıverdi. ABD Başkanı Donald Trump, Irak ordusunun Kerkük’ün güvenliğini sağlama operasyonu ile ilgili, “ABD, Kürtler ile Bağdat yönetimi arasında taraf tutmuyor. Kürtler ile Bağdat’ın anlaşamamasından memnun değiliz” deyiverdi.(3) İşin en ilginç yönü ne biliyor musunuz? Haşdi Şabi güçleri Kerkük’e doğru harekâta başladığında ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyona bağlı güçlerin an itibariyle Kerkük dolaylarında bulunduğu ancak çatışmaların yaşandığı sırada Kerkük merkezden uzaklaştıklarının ortaya çıkması. ABD Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, ABD kuvvetlerinin Kerkük dolaylarında bulunmasının kimse için herhangi bir tehdit oluşturmadığına dikkat çekilmesi. (4)
İngiltere’de yayımlanan The Times gazetesinin Irak’ta yaşanan gelişmelerle ilgili bir analizinde Kürtler’in Batılı müttefiklerinin Kerkük’e giren Iraklı güçlere alkış tuttuğu belirtildi. Analizde, Kürtlerin ABD ve İngiltere’nin olaydaki rolüne yönelik bir hoşnutsuzluk duyduğu vurgulandı. Times’a göre bunun nedeni Kürtlerin Batılı müttefiklerinin reel politika çerçevesinde onların değil karşı tarafın yanında yer alması: “ABD ve İngiltere Kürtlerin özgürlüğünü 1990’ların başında garanti altına alan ilk ülkelerdi. Suriyeli Kürt dün şöyle diyordu: ‘Kürtler, Amerikalıların ve İngilizlerin bir Arap şehri olan Rakka’yı ele geçirmesine yardım etmek için canlarını veriyor’.”(5)

Bakınız:

1- http://www.kafkassam.com/turkmenler-referandumda-evet-diyebilir-hasdi-sabi-kerkuke-saldirabilir.html
2- Halil Celik / Irak ordusunu seferber ederken, Washington Kürdistan referandumunu kınıyor/ 5 Ekim 2017 / http://www.wsws.org/tr/articles/2017/10/05/kurd-o05.html
3- https://www.cnnturk.com/son-dakika-trump-erbil-ve-bagdat-arasinda-taraf-tutmuyoruz
4- http://www.haber7.com/ortadogu/haber/2449066-pentagon-abd-gucleri-kerkukte
5- http://www.haber7.com/ortadogu/haber/2449258-the-timesin-carpici-analiz-felaket-olur

Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir