KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Kuzey Kafkasya
  4. »
  5. Çeçenistan-İnguşetya Sınır Çatışması

Çeçenistan-İnguşetya Sınır Çatışması

Hasan Oktay Hasan Oktay - - 7 dk okuma süresi
500 0

Kafkasya dünyanın en hareketli ve karmaşık bölgeleri arasında yer almaktadır. Bu karmaşıklığın nedeni Kafkasya’nın onlarca farklı etnik ve dini gruba ev sahipliği yapmasından kaynaklanmaktadır. Kırılgan siyasi yapılar bu etnik ve dini çeşitlilik ile birleştiğinde bu coğrafya pek çok çatışmanın sahnesi konumuna gelmektedir. Azerbaycan ve Ermenistan, Gürcistan ve Güney Osetya, Gürcistan ve Abhazya arasındaki çatışmalar bu durumun önemli örneklerindendir.
Burada özetlenecek olan bu sınır çatışması esasında iki ülkenin tarihte attığı bir takım farklı adımlara dayanmaktadır. 1934’te kurdukları Çeçen İnguş Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin Stalin’in sürgününden sonra dağılması ve sonrasında 1954’te tekrar kurulmasıyla ilerleyen ortak tarihi süreç, 1991’de Çeçenistan’ın bağımsızlık ilan etmesi ve İnguşetya’nın ise Rusya Federasyonu çatısı altında kalmasıyla sekteye uğramıştı. 1992’de İnguşetya’nın da bağımsızlığını ilan etmesiyle bu tek etnik grubun (Vaynak) iki farklı ülke haline gelmesi burada anlatılacak olan sınır sorunlarının temelini oluşturmuştur. Ancak bu uzun tarihi sürece burada değinmeyeceğim.
Çeçenistan ve İnguşetya Kuzey Kafkasya’da yer almaktadır. Kuzey Kafkasya Rusya Federasyonu’nun güney batısında Hazar Denizi ve Karadeniz arasında kalmaktadır. Kuzey Kafkasya bölgesinde Dağistan, Çeçenistan, İnguşetya, Kuzey Osetya, Kabardino-Balkarya, Karaçay-Çerkesya gibi özerk cumhuriyetler yer almaktadır. 2010’da yapılan nüfus sayımına göre Kuzey Kafkasya’nın nüfusu 9.5 milyon civarındadır. Bu nüfusun önemli bir bölümünü de müslümanlar oluşturmaktadır.
Çeçenistan Kuzey Kafkasya’nın adı en çok duyulan cumhuriyetlerindendir. Çeçenistan Büyük Kafkasya dağlarının kuzey tarafında kalmaktadır. Çeçenistan’ın yüz ölçümü yaklaşık olarak 12.300 kilometrekaredir. Çeçenistan’ın kuzeyinde Rusya, doğusunda Dağistan, güneyinde Gürcistan ve batısında ise İnguşetya yer almaktadır. 2010 nüfus sayımına göre Çeçenistan’ın nüfusu 1.275.000 civarındadır.
İnguşetya, Çeçenistan’ın batıdaki komşusudur. İnguşetya’nın yüzölçümü ise yaklaşık olarak 3000 kilometrekare civarındadır. İnguşetya’nın doğusunda Çeçenistan, kuzeyinde ve batısında Kuzey Osetya, güneyinde ise Gürcistan yer almaktadır. 2010 nüfus sayımına göre İnguşetya’nın nüfusu 415.000 civarındadır.
Çeçenistan-İnguşetya Sınır Gerginlikleri
İnguşetya ve Çeçenistan
Her ne kadar bu iki ülke arasında yaşanan sınır gerginlikleri toplumsal ve siyasal anlamda büyük bir çatışmaya dönüşmemiş olsa da bölgesel bir krizi doğurabilme potansiyeli açısından önem arz etmektedir.
Çeçenistan cumhurbaşkanı Ramazan Kadirov, İnguşetya sınırları içerisinde yer alan Sunzha ve Malgobek bölgeleri üzerinde hak iddia etmektedir. Sunzha bölgesi İnguşetya’nın doğusunda, Malgobek bölgesi ise İnguşetya’nın kuzeybatısında yer almaktadır. Sadece Sunzha bölgesi İnguşetya topraklarının önemli bir bölümünü teşkil etmekte ve nüfus açısından da tüm ülke nüfusunun neredeyse çeyreğini barındırmaktadır. Kadirov bu bölgelerde tarihi bir egemenlik hakkı olduğunu savunurken, İnguşetya cumhurbaşkanı Yunus-Bek Yevkurov ise sınırın zaten daha önce karşılıklı şekilde yapılan düzenlemeler ile belirlendiğini savunmaktadır.
Ramazan Kadirov 2012’de verdiği bir demeçte şu ifadeleri kullanmıştır: “Sunzha bölgesinin ve Malgobek bölgesinin büyük bir bölümünün Çeçenistan’ın birer parçası olduğunu herkes bilmektedir”. Kadirov aynı demeçte Yevkurov’un bahsettiği karşılıklı düzenlemelerin Dudayev döneminde yapıldığını ve bu düzenlemeleri kabul etmenin Dudayev’in sabıkalı idaresini kabul etmek anlamına geleceğini de belirtmişti.
üm bu ifadelerin üzerine Çeçenistan Ağustos 2010’da İnguşetya ile sınırları müzakere etmek amacıyla bir sınır komisyonu oluşturdu ve bu komisyon birkaç defa İnguşetya’a ziyarette bulundu. Ancak Çeçenistan’dan yapılan açıklamalarda İnguşetya’nın bu komisyon ile ortak olarak çalışmayı kabul etmediğini ve çalışmalara hiçbir katkıda bulunmadığı belirtildi.
Bunun üzerine ikinci bir adım olarak Çeçenistan parlamentosu 18 Ekim 2012’de anayasasında yaptığı değişiklik ile Sunzha bölgesini kendi egemenliğinin altında olduğunu kabul etti. Kadirov bu düzenlemeyi Kasım ayında imzaladı ve değişiklik Ocak 2013’de yayınlandı. Bu düzenleme ile birlikte hali hazırda Çeçenistan idaresinde olan Assinovskaya ve Sernovodsk bölgelerine ilave olarak Sunzha’nın diğer bölgeleri olan Voznesenskoye, Karabulak, Nesterovskoye, Sleptsovskoye, Troitskoye ve Chemulga da Çeçenistan egemenliği altında gösterildi.
Üçüncü adım ise fiziksel olarak gerçekleşti. Çeçenistan cumhurbaşkanı Kadirov verdiği bir demeçte İnguşetya’nın Arshty köyünde 1500 Çeçen’in yaşadığını ancak buna karşılık sadece 161 İnguş’un yaşadığını söyledi. Bu ifadeden sonra 18 Nisan 2013’te yaklaşık 300 adet Çeçenistan özel kuvvetleri İnguşetya’nın Arshty köyüne girdi. Burada Çeçen kuvvetlerinin İnguş kuvvetleri ile karşı karşıya gelmesi sonrasında birkaç İnguş güvenlik gücü hastaneye kaldırıldı. Çeçenistan İnguşetya’nın Arshty köyüne özel kuvvetlerini sokmasının nedeni olarak bir teröristi takip ettiğini belirtti. Ancak İnguşetya tarafından yapılan açıklamalarda ise Çeçenistan’ın bu adımı atmadaki esas amacının Arshty köyünde yaşayan insanların Çeçenistan genişlemesi lehine fikirlerini değiştirmek için bir toplantı yapmak olduğu belirtildi.
Çeçenistan tarafından atılan tüm bu adımların nihai hedefinin tüm İnguşetya’yı ilhak etmek olduğu iddiaları medyada ve çeşitli düşünce kuruluşlarının açıklamalarında yer almaktadır. Bunun nedenlerinden olarak ise Çeçenistan’ın terör ile mücadele kapsamında İnguşetya’dan gerekli desteği alamaması ve Yevkurov’un kendi toprakları içerisinde Çeçenistan’ın operasyon yapmasını istememesi gösterilmektedir. Moskova ise Kadirov aleyhinde herhangi bir açıklama yapmaktan çekinmektedir. Moskova’dan iki ülkenin bu sınır meselesini karşılıklı danışma ve görüşme ile çözmesi gerektiğine yönelik bir takım açıklamalar gelse de henüz esaslı bir adım atılabilmiş değildir. İlerleyen tarihlerden meselenin çözülüp çözülmeyeceğini, çözülebilirse hangi yöntemler kullanılarak çözüleceğini müşahade edeceğiz.
Ali Murat Kurşun

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir